Anı Yayıncılık Eğitim Bilimine Giriş - Mustafa Yavuz Anı Yayıncılık
Bir bilim alanını anlayabilmek için ilgili alanın felsefesini, temel kavramlarını, terimlerini, yöntemini, alışılarını, tarihini, temel araştırmalarını, diğer bilim alanlarıyla ilişkilerini vb. bütün boyutlarıyla bilmek gerekir. Eğitim üzerinde düşünmemizin sınırını alanın içeriğine ne kadar hâkim olduğumuz belirler. Kavramlara yüklediğimiz anlamlardaki ortaklık arttıkça karşılıklı olarak ne demek istediğimizi daha iyi anlamış oluruz. "Eğitimde ezbere karşıyım” ya da "Ezber olmadan eğitim olmaz” diyen iki farklı kişinin gerçekte neyi kastediyor olduklarını anlamaya başlamanın yolu eğitim bilimleri alanının kavramlarını bilmekten geçer. Yolun ortasına çöp döken üniversite mezununu görüp "Eğitimli olanları da görüyoruz” diye hayıflanan kişiyi gördüğünüzde informal eğitimle desteklenmeyen formal eğitimin tek başına yeterli olmadığını anlamış oluruz. "Ya da her şeyden önce bir eğitim felsefemizin olması gerekir. Eğitim felsefemiz yok” şeklinde şikâyetini dile getiren bir kişinin böyle demekle en yalın haliyle "Eğitim üzerine düşünmüyoruz, eğitimde gideceğimiz yönü bilmiyoruz, hedefimizi netleştirmemiz gerekir” demek istediğini anlarız.
Bir tarafta iş bekleyenler, diğer tarafta işçi bulamayan işverenleri gördüğünüzde eğitim, ekonomi, toplum ve bireyin ihtiyaçları arasında bağlantı kurmanın ne kadar önemli olduğunu anlamış oluruz. Okulun toplumdan nasıl etkilendiği ve toplumu nasıl etkilediği konusundaki temel bilgilerinizi de bu kitap yoluyla sistematik olarak tekrar sorgulama imkânına kavuşacağınızı düşünüyorum. Ayrıca kitapta "Bilim nedir?” sorusuna cevap ararken, eğitim-bilim ilişkisinin çerçevesini de anlamış olacağız.